Haftalık bölümlere ilave içeriklere ulaşabilmek ve bizi desteklemek isteyenler için: Patreon
Dünya Nereye Gidiyor’u telefondan dinlemek ve abone olmak için:
Apple iOS, Android, Spotify
OYLAMA
Üniversiteden başlayan büyüklenme, övülmeyi hak eden meslek var mı?, doktorlar ve avukatlar, mesleğe özel jargonlar, nerd is the new sexy, bir meslek olarak girişimcilik, meslek stereotip ve şakaları ve çok daha fazlası bu bölümümüzde.
Hakan’ın beni bencil bulması beni üzdü açıkçası onun dışında konuğun da etkisiyle çok keyifli bir bölüm olmuş Kobalt kaliteli konu getirme ve bölüm içi aktifliğiyle en iyi konuklar sıralamasında ilk 2’ye girer
(1.tabiki Eril)
LikeLike
Aleksin oyuncular hakkında söyledikleri o kadar doğru ki. Oyunculuk okuyorum ve ipini koparan her aşağılık kompleksli birey bu mecrada yer alıyor. Kendi sözleri diğerinden daha fazla olsun diye kısacık cümleyi monolog gibi uzatıyor bu da yetmezmiş gibi karşısındaki oyuncunun oyununu etkilemek için elinden geleni yapıyorlar. Bu neye yarıyor diye sorarsanız; valla ben de bilmiyorum. Başkalarının başarısızlığı inanılmaz zevk veriyor olmalı. Oyuncu bir aracıdır. Yazarın anlatmak istediğini yönetmen yardımıyla sahneye taşır.Başka da bir bok yapmaz. Ama bu default oyuncular kendi mesleklerine “ilk meslek oyunculuktur, kutsal meslektir!!” demeye, işin zorluklarından dem vurmaya bayılırlar. Pembe kıçı setlerde oturmaktan ağrı yapıyor diye aman bizim meslek de çok zor ayaklarında dolaşırlar.
Bu işin en zor tarafı setlerde kıç büyütmekten çok bu insanlarla uğraşmaktır herhalde…
LikeLike
Merhaba Aleks ve Hakan, bu bölüm fark ettik ki Aleks artık eskisi kadar enerjik bir açılış yapmıyorsun. Bölüm harikaydı ve çok haklıydınız. Okulun 3.haftasında boynum tutuldu, Kobalt’ı tebrik ediyorum 4 yıl dayanmış. Meslek araştırırken birçok mühendis ile konuştum. Hepsi de inanılmaz zor olduğunu söyledi. Mimarlık seçerken de sakın seçme okuması zor mimar olması zor dediler. Ablam psikolog o da işinin zorluğundan bahsediyor. Kuzenim cerrah onu söylemiyorum bile. Ama bunların yanında tutup oyuncuların zorluktan yakınması saçmalık. Bütün meslekler zorsa hiçbir meslek kutsal falan değil o zaman. Ayrıca meslekle ilgili espriler de hiç komik değil. “Su uyur, mimar uyumaz” “Psikoloğu mezara koymuşlar yine de etik demiş.” Bunlar espri bile değil yani. Her neyse dünya zaten kötüye gidiyor bari Aleks’in sesini enerjik duyalım.
LikeLike
Ben de bir avukatım. Meslektaşlarımız sağ olsun başımızı eğerek geziyoruz. En kötüsü de avukatların birbirine “Üstat” diye seslenmesi. Oo üstadım merhaba, alo üstadım nasılsınız, üstadım öyle değil de şöyle yapalım… Hayatımda daha itici bir hitap daha duymadım. Biri bana üstat dediğinde kusma hissi geliyor. İsim + bey/hanım’ın nesi yetmiyor veya konuşurken hitap etmesen de olur yani ne olacak.
LikeLike
Sonuna kadar da kobalta katılıyorum. Benim bu dünyaya gelme amacım her şeyi eleştirip boklamak olduğu için inanılmaz bir zevk aldım.
İnsanların kendini artık mesleğiyle tanıtması beni sinir ediyor. Adını söylemeden önce mesleğini söylüyorlar. Avukat bilmem kim, doktor bilmem kim… Merak ediyor muyuz acaba? Her çalışma zaten bir yerde aşağılık sayılır. Eski uygarlıklarda çalışmak kölelere has bir şeydi. Bu çağda hepimiz köleyiz diye bununla övünme isteği bende kusma isteği uyandırıyor.
Ben bu konuyu daha da uzatırdım ama sonra aleksciğim yoruluyor.
LikeLike
ya bazı yaygın ve bayağı örnekler dışında ne var övünmekte? ben de hakan’a katılıyorum illa bir şeyle övüneceksek günümüzün ve hayatımızın büyük bir kısmını kapsayan mesleğimizle/işimizle, sarfettiğimiz enerji ile ve somut olarak ortaya koyduğumuz şeyle övünelim. Burada kriterim işini iyi yapmak için çabalamak elbette. neden bu tahammülsüzlük? hakancığım balım, öpüyorum
LikeLike
Sahada aktif çalışan doktor olsam alekscim buyur gel bir muayene edelim seni derdim 🙂 iki sene sonra için randevun hazır shsjsj
LikeLike
Başlangıçta üniversite bölümlerinin zorluğu üzerinden herkesin sidik yarıştırdığına dem vurdunuz ya, ben işletme okudum ve gerçekten eşşşşek bağlasan mezun olur 🙂
Mesleğiyle övünmek değil de emek verdiğin şeyle övünmenin / gurur duymanın çok insani ve doğru olduğuna inanıyorum. Hiçbir katma değer üretmeyen %95 kitle tabii ki yaptığı şeyle övünmesin ama bitkileri seven ve onlara emek veren bir bahçıvan, diğerlerinden daha güzel bişey ortaya koyuyorsa başımın üstünde yeri var. Bir de Hakan insan neyle övünecek diye saydı ya “ırk, takım, din, meslek”, çocuğu atladı. İnsanlar en çok emeği çocuklarına veriyorlar ve aşırı haksız da olsalar hayvan gibi övünüyorlar çocuklarıyla. Bu konu da bir güzel tartışma olabilir sanki. Sizi seviyorum
LikeLike
Geçen sene üniversiteye giriş sınavına hazırlanırken keşfettim sizi ve bağımlınız oldum. Tüm bölümleri bitirdim üstüne eskileri tekrar tekrar dinliyorum. Maalesef bu hafta coronaya yakalandım ve iyice en yakın arkadaşım oldunuz. Her günümü, her acılı ve mutsuz anımı sizi dinleyerek geçiriyorum. Sadece teşekkür etmek istedim, bunu yayında okumak zorunda değilsiniz. ♥ İyi ki varsınız.
LikeLike