Bölüm 140: Ofiste Doğumgünü Kutlamak, Derecelendirme Problemi


Haftalık bölümlere ilave içeriklere ulaşabilmek ve bizi desteklemek isteyenler için: Patreon

Dünya Nereye Gidiyor’u telefondan dinlemek ve abone olmak için:
Apple iOSAndroidSpotify

OYLAMA

Doğum gününde öğle yemeği zinciri, ortak kutlama, Barcelona görünümlü Real Madrid, kutlamada sürpriz elementi, orantısız açılan tv sesi, duş alırken çölden buzullara yolculuk, düzgün puan veremeyen insanlar ve çok daha fazlası bu bölümümüzde.

14 thoughts on “Bölüm 140: Ofiste Doğumgünü Kutlamak, Derecelendirme Problemi”

  1. Sa Alex,

    Headhunter göndermesini daha şimdiden kullandım ve whatsapp gruplarında bir kahkaha tufanı oldu. Çok teşekkürler.

    Selam ve dua ile.

    Like

  2. İşyeri doğum günü teröründe en can alıcı bölümü atlamışsınız. Patron doğum günleri. Ben genelde küçük ve orta ölçekli aile şirketlerinde çalıştığım için bu illeti iyi bilirim. Yalakalar teyakkuza geçerler. Öyle salyalı fikirler ortaya çıkar ki aman aman. O dönen tiyatro… Yüzlerdeki o gülümseme… İnsanlık ayıbı sanırım böyle bir şey. Bu arada arşive dönüp bakmadım ama yalakalık ile ilgili bölüm yapmadıysanız derhal yapın da size dünya üzerinde yapılmış en büyük organize yalakalığı anlatayım.

    Like

  3. Aslında beni hiç sevmeyen bir insanın sırf genele uymak için doğum günümü kutlaması daha da rahatsız edici .Burda bana göre en iyi yöntem yakın arkadaşlarla bir kutlama gayet sade ve tatmin edici olur.

    Like

  4. Aleks ve Hakan’ın seçtikleri konuların ikisinde de inanılmaz haklı olduğu çok az olur ama bu bölüm yıktınız ortalığı. Ortak doğum günü kutlamak kadar underage bir eylem olamaz. Hakan, ben olsam işyerinde boykota sürüklediğin o grubu alır ‘Haydi doğum günlerimizi 29 Şubat yapalım da kafamız rahat etsin’ derdim, belki gidip değiştiren olurdu da kafanız rahat ederdi. Anlayacağınız bölüm çok iyiydi, Lina’nın yad edilmesiyle keyifler yerine geldi.

    Like

  5. 2. Konuda insanların imdb puanlarında 1 ve 10’a ağırlık vermelerinin sebebi ordinal (Bkz. https://en.m.wikipedia.org/wiki/Ordinal_utility) düşünmeleri. Herkesin cardinal (Bkz https://en.m.wikipedia.org/wiki/Cardinal_utility) düşündüklerini farz etsek sonuç yine Aleks için optimal olmayabilir çünkü değerlendirmeleri farklı olacak. Örneğin bazı sinema yazarları su gibi filmlere 6.5 veriyor sırf sinemaya büyük yenilik getirmediğinden. Belki de insanların cardinal düşünmeleri dünyayı iyiye götürüyordur böylece imdb >8 filmler tasdikli oluyor. Son olarak imdb’yi kaale almak nedir amk.

    Like

  6. Sevgili Alex, bizim kombide bir ayar var, suyun sıcaklığını atıyorum 55 dereceye ayarlıyorsun, en sıcakta bile 55i geçmiyor, istersen 30a ayarla ve çok da yeni bir kombi değil, demirdöküm bilmem ne modeli. İstersen foto atayım anlık ama yani 150 derece sıcaklık var demeni, kim musluk en soldayken yıkanabilir iddianı anlayabilmiş değilim, ben yıkanıyorum, sebebi ise anlattığım ayar.

    Like

  7. vay hainler sizi. demek geçen hafta sarhoş podcast kaydı benim suçum ha! bir dahaki sefere denizci romuyla geliyorum, önce patreon görüntülü canlı yayında ortaokul yıllığı açıp NOSTALJİ 2’yi çekiyoruz, ertesi gün de podcast bölümünde hep beraber İŞE SARHOŞ GELDİĞİ İÇİN KOVULMA konusunu konuşuyoruz. kınından çıkmış kılıç gibiyiz.

    hakan’ın bu bölümde söylediği aşağı yukarı herşeye katıldım bu arada. ikinizi de seviyorum, acı vatandan selamlar gönderiyorum.

    Like

  8. yüksek derecelendirmeyi şöyle bir formülle çözüyorum:

    puan x puan / 10
    mesela abartılıp 8,4/10 almış bir film/dizi/kitap/yemek vs. bir şeyin gerçeğe daha yakın bir derecelendirmesini bahsettiğim formülle elde edebilirsiniz.

    8,3*8,3/10= 6,8

    boardgamegeek diye bir site var. boardgame dünyasının imdb’si diyebiliriz.
    sitede 10 üzerinde 9+ puanlık oyun yok.
    8-9 arası 15 tane oyun tartışmasız muhteşem.
    7’nin aşağısı oynanmayacak derecede rezalet
    kalan tüm oyunlar 7-8 arasına sıkışmış
    en rezil oyun da sanırım 4,4 puanla monopoly

    Like

  9. HAKAN’I GÖREBİLMEM İÇİN TEK SEÇENEĞİM PATREON MU. YA DA SADECE SES TONUNA AŞIK OLMAYA DEVAM MI ETMELİ MİYİM ?

    Like

  10. merhabalar dostlar,

    is yerinde doğum günü kutlama terörüne maruz kalmış biri olarak yazıyorum. Birkaç aydır Eindhoven’da yaşıyorum ve buradaki is yerlerinde doğum günü sahibine kimse bir şey hazırlamıyor. Genelde doğum günü sahibi pasta, tatlı, kek veya kurabiye vs alıyor veya hazırlıyor, herkese yetecek kadar getirip ikram ediyor ve bu durum herkes tarafından hoş karşılanıyor. Evet, tarafından. Samimiyetsiz sürprizler yok, doğum gününün kutlanmasını isteyen kendi ortamını yaratıyor. Kendi doğum günü hariç herkes için zaman ve para harcamaktansa sadece kendi doğum günü için bunu yapıyor. Her iş arkadaşının doğum günü eziyet, masraf değil gerçekten bir keyif kaynağı oluyor. Sıfır efor, üzerine tatlı. Daha ne olsun. Bu durum da kesinlikle dünyayı iyiye götürüyor.

    Like

  11. hakan tedx konuşmaları izlemekten çok geriden geliyorsun psikoloji ile alakalı mevzularda “fake it till you make it” zırvası yalanlanalı çok oldu

    Like

  12. Derecelendirme hususunda geçen yıllarda yapılan bir çalışma vardı, “iyi ne kadar ‘iyi’dir?” diye. Tekrar baktım bölümü dinledikten sonra, linkini de koyayım: https://today.yougov.com/topics/lifestyle/articles-reports/2018/10/11/how-good-good Bu çalışmada ‘mutlu’ derecelendirilmemiş ama bazı kelimelerin 10 üzerinden negatiflik-pozitiflik puanlarını var – ‘iyi’ 10 üzerinden 7.08 almış mesela, ‘mükemmel’ ise 8.75.

    Like

  13. Sürpriz olması gereken doğum günlerinin çok çok küçük bir kısmı gerçekten sürpriz kalabiliyor ve bunun tek bir sebebi var: gelenek.
    Yani o kişiden önce 10 farklı arkadaşımızın doğum gününü kutlamışız mesela. Ama günü geliyor onun doğum gününde de adeta o kişiyi salak yerine koyarak ondan gizli pasta falan istetiyoruz, o ortalıkta yokken pasta için paraları topluyoruz. Bunun farkına vardıktan sonra artık doğum günü olan kişilere kendi pastalarını taşıtmaya başladık, sürpriz diye bir kavram kalmadı çünkü ortada hahaha

    Like

Leave a reply to Sabriii Testosteron Cancel reply