Haftalık bölümlere ilave içeriklere ulaşabilmek ve bizi desteklemek isteyenler için: Patreon
Dünya Nereye Gidiyor’u telefondan dinlemek ve abone olmak için:
Apple iOS, Android, Spotify
OYLAMA
Yeni bir alkolizm tanımı, yaz mevsiminin gözde uzvu, utanmazca ayaklarını sergileyenler, fonksiyon-estetik dengesi, açık ayakkabı zulmü, ayak masajı, bir ayak fetişi savunması ve çok daha fazlası bu bölümümüzde.
‘Yazın ayaklar baş oluyor’ ile konu başlamadan kapanmıştı, devamında dilde ayağın anlamının kötü olmasına bir katkı da benden, tuvalet yerine ayak yolu denmesi ayakların neyle bağdaştırılması gerektiğini açıklıyor.
LikeLike
Merhabalar, öncelikle bölümle alakalı olmamakla birlikte bir şikayetimi size iletmek istedim dünya şikayet kurumu gibi hissediyorum sizi neyse. Son 3 yılda aşırı revaçta olan göbeği açık kıyafetler bence dünyayı kötüye götürüyor. Kimi dışına çıkan kime içine göçük olan türlü türlü göbek deliklerini görmek istemiyorum. Üstelik bir de piercing takılan göbek delikleri… Lütfen sahil dışında göbek deliği görmeyelim. Ayak, göbek deliği gibi uzuv mu diyim artık alelade sergilemeyelim saygılar. Ayrıca hakan hiç de doğumlar dünyayı iyiye götürmüyor özellikle çocuklu ailelerin çocuklarına dünyadaki en kutsal şeymiş gibi davranmaları beni boğuyor, saygılar…
LikeLike
Merhaba, müjdemi hemen vereyim. Ben ilkokul 3’ten beri istediğim mesleği YTÜ’de tutturdum. Ne kadar sevinçliyim anlatamam bile. Size de tekrardan teşekkür ederim. Artık üniversiteme söyleşiye falan beklerim. Böylece sizi bir canlı dinleme fırsatım olur.
LikeLike
ayaklarla ilgili bir anımı anlatmak istiyorum. arkadaşım bizim eve gelmişti ve liseli iki genç kız olarak bahçede ders çalışacaktık. bahçemizin yanında bir tepe vardı. teknik olarak bahçeye dahil değil, isteyen gelip oturabilir ama doğrudan bahçeye bakıyor ve doğru düzgün bir girişi de yok. o yüzden kedi vs. dışında kimsenin geçmediği bir alan. yani birinin oraya oturması baya garip bir davranış. adamın biri yere orada oturmuş arkadaşımla beni izliyordu. ben de rahatsız oldum, anneme söyledim. annem geldi adama kızdı “napıyorsunuz orda” falan diye. adam yerden çıplak ayaklarını havaya kaldırdı ve ayaklarını göstererek “elektriğimi atıyorum” dedi. yıllar geçti ama bu görüntüyü aklından çıkaramıyorum hiçbir şekilde. ve sanki dünyanın en normal şeyiymiş gibi bu mazereti sunması, “haa o zaman tamam” denmesini beklemesi de ayrı bir gariplik. sonuç olarak böyle bir manyakla uğraşmak istemedik ve içeri geçtik ve adam ayaklarının elektriğini atmaya devam etti…
LikeLike
Bilenler bilir “Spore” diye bir oyun vardı. Oyunda canlı evrim geçirir ve her evrimde canlıyı değiştirir, garip şekillere sokardın. Kardeşimin ayağı bu oyunda yapılmış gibi. Gördüğüm en korkunç ayak ve yıllarca bu ayağa maruz kaldım. Kemikli, uzun bir ayak. Başparmak kocaman olmasına rağmen yanındaki parmak, başparmaktan daha uzun ve bu parmak hemen yanındaki diğer parmakla aynı boyda. Sondaki diğer iki parmaksa diğerlerine göre çok küçük. Anlatırken tekrar iğrendim.
LikeLike
Çocukken babannemin ayaklarını görüp kusmuştum, çorapsız gezmedi kadın bir daha.
LikeLike
Aleks o kadar haklısın ki! Allah kahretmesin bunları ya. Bu ayakçılık olayı yüzünden herkes kendini Tarantino sanıyor. Üstelik kimseye garip gelmiyor. Seviyorsan çek kendin bak. Benim hayattan aldığım az bir zevki bile bu kadar düşürmemeli kimse. İçim bir kötü oldu, bakmayı geç konuşulması bile fena yaptı beni.
LikeLike
Sürdürülebilirlik ve terimizi arıtmak dendi ama Dune’dan bahsedilmedi. Hayal kırıklığına uğradım.
LikeLike
Sizce de yeni bir elon musk bölümünün vakti gelmedi mi?
LikeLike